Şiirleştiren Derviş Baba
Bir Sünni köylü dindar mı dindar
Beş vaktine beş vakit daha katarAğzından düşürmez besmele Allah
Her sözün başında bir yemin billah
Birgün eşeğiyle çıktı çağşıra
Kış için koyacak idi ahıra
Tırpanladı biçti çağşır otunu
Eşeğin sırtına yükledi onu
Bir dağ yamacına verdi solunu
Tuttu köylerinin keçi yolunu
Eşektir birşeyden ürktü huylandı
Sırtındaki yükü semeri attı
Çifte savurarak tepeyi aştı
Adam da peşinden çaresiz koştu
Eşek dörtnal kaçar köylü kovalar
Ardından da küfür yemin sıralar
Bir yoruldu soluk soluğa kaldı
Yeminin birinde karar kıldı
Onu yakalarsa yük yükleyecek
Yükün üstüne de kendi binecek
Niyeti eşeğe ceza vermekti
Ve sırtından yere hiç inmemekti
"Yere iner isem karım boş olsun"
Dedi "sana iyi de bir ders olsun"
Eşek koştu koştu otlukta durdu
Eğdi başın otlamaya koyuldu
Adam yaklaştıkça eşek kaçardı
Ot otlamak için ara açardı
Köylü yorgunluktan tıkandı kaldı
İşte bu sırada olanlar oldu
Boynunda dolalı zinciri eşek
Düşürdü ot oldu zehir zemberek
Zincir dolanınca ön ayağına
Düştü dindar köylünün tuzağına
Vura vur'ağızsız dilsiz hayvana
Koşturdu yıktığı yükün yanına
Çağşırı yükledi sırtına yine
Kendisi de bindi yükün üstüne
Yular elde köye sürdü eşeği
Ve aklına gelince ineceği
Yemin karşısına heybetle çıktı
İnerse karıyı boşayacaktı
Durumunu komşular öğrendiler
Onu doğru hocaya gönderdiler
Hoca dedi "yeminin tutacaksın
İnersen karını boşayacaksın"
"Var sen müftüye git o çare bulur
Kuran'dan Hadis'ten bir yolun bulur"
Kasabada herkes onu kınadı
Yük üstüne binmişti ya tınmadı
İkindi namazın müftü kıldırdı
O sırada camiden çıkıyordu
Gördü yük üstünde köylü oturur
Çevresinde insanlar bakar durur
Neyse müftüye durum anlatıldı
Kara kaplı kitaplara bakıldı
Müftü hocadan çok şey söylemedi
Farklı olarak bir çare gösterdi
"Eşek üstünde hep durmayacaksan
Karını mecburen boşayacaksın"
"Ama şeriat buna yol bulmuş
Boşayıp alana hulle'yi koymuş"
"Avradın biriyle nikahlanacak
Karı-koca olup birlik yatacak"
"Sonra adam 'talak' deyip boşarsa
Kadın da gelmeyi uygun bulursa"
"Yeniden karı-koca olursunuz
Ve birbirinize kavuşursunuz"
Köylünün hulleye aklı yatmadı
Karısı biriyle nasıl yatardı
Eşeği çevirip yola düzüldü
Adam olanlara pek çok üzüldü
Birisi koşarak yanına geldi
"Seninle bir yere varalım" dedi
Onu alıp Bektaşiye iletti
Olup bitenleri tek tek nakletti
Kadeh elde bir ardıca yaslanmış
Gamdan kasavetten tam uzaklaşmış
Baba "Hü dost! dedi, üzme canını
Korkma boşamazsın sen avradını"
"Eşeğe sırtından inersem yere
Dedin ki karım boş olsun üç kere"
"Sen de inme yere ardıca tırman
Ağaçtan atla ve kurtul sorundan"
Derviş Baba derki adam yanmıştı
İyi ki de Bektaşiye danıştı
2/III/1993